Prof. Dr. Durmuşoğlu;"Güzel günler için İYİ'lerle Mersin'de Kazanacağız" Dedi.

DURMUŞOĞLU; ''Güzel günler için İYİ’lerle Mersin’de kazanacağız'' Dedi.

Haber/İsa ÇAKICI

www.habermetropol.net

14 Mayıs'ta yapılacak olan genel seçimlerden dolayı 28. Dönem Mersin Milletvekili A. Adayı PROF. DR. ENVER DURMUŞOĞLU geldiği Mersin'de, seçim çalışmaları kapsamında ilk İyi Parti Mersin İl Başkanlığına yaptı. İl Başkanı Mehmet Dutar ile karşılıklı yaptıkları hoş sohbetin ardından Durmuşoğlu burada İyi Parti İl Binasında Mersin Milletvekili Aday Adaylığını kalabalık partililer ve seçkin davetli topluluğu huzurunda Mersin kamuoyuna duyurdu. Miting gibi geçen Mersin Milletvekili Aday Adaylığı basın toplantısında Prof. Dr. Enver DURMUŞOĞLU burada yaptığı açıklamayla önce kendini tanıttı. Ardından Neden Milletvekili A. Adayı olduğunu partililere ve davetlilere anlattı. DURMUŞOĞLU, 1966 yılında Osmaniye’de doğdu. İlk Okul öncesi geldiği Mersin’de Orta ve Lise öğrenimini Tevfik Sırrı Gür Lisesi’nde tamamladı. Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü’nde lisans eğitimini 1987 yılında birincilikle bitirdi. Kasım 1988’de aynı bölümde araştırma görevlisi olarak çalışmaya başladı. Yüksek lisansını 1990 yılında tamamladı. Devlet bursuyla 1992-1997 yılları arasında Almanya’da Bonn Üniversitesi Bitki Hastalıkları ve Bitki Koruma Enstitüsü’nde doktorasını yaptı. Bayer Crop Science Firması tarafından desteklen doktora çalışmasını, firmanın Monheim (Almanya)’daki Tarım Merkezi, Kalıntı Analizleri Enstitüsü’nde gerçekleştirdi. 1998 yılında Yardımcı Doçent, 2004 yılında Doçent, 2009 yılında da Profesör oldu. Türkiye Entomoloji Derneği'nin yönetiminde iki dönem Başkanlık dahil 20 yıl çeşitli görevlerde bulundu. 2009-2014 yılları arasında “Türkiye Entomoloji Dergisi” ve “Türkiye Entomoloji Bülteni”nin editörlüğünü yaptı. Ziraat Fakülteleri Eğitim Programları Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği (ZİDEK) üyesi olarak çeşitli programların değerlendiricisi olarak görev yaptı. Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı Bitki Sağlığı ve Bitki Koruma Ürünleri Risk Değerlendirme Komisyon başkanlığı yaptı. Pestisitler ve kalıntıları ile ilgili komisyon ve değerlendirme toplantılarında bilimsel katkı sundu. Tarım odaklı Ar-Ge Merkezi ile Teknopark kuruluşu için hazırlık ekibinde bulundu, iki ayrı ar-ge ve girişimcilik firması kurdu. Sektör Politikalarının Belirlenmesi, 12. Kalkınma Planı: Türkiye Gübre, Tohum ve İlaçta Yerlileşme Özel İhtisas Komisyonu’nda bulundu. Ege Üniversitesi’nde genel olarak, pestisitlerin böceklere, bitkilere, çevreye ve insan sağlığına etkileri üzerinde çalıştı. Çok sayıda projede yürütücü, araştırıcı veya danışman olarak görev yaptı. Ulusal ve Uluslararası kongrelerde, bilimsel dergilerde çok sayıda sunum ve makale yaptı. Çok sayıda yüksek lisans ve doktora tezi yönetti. Çok sayıda lisans, yüksek lisans ve doktora dersleri verdi. Yaklaşık 33 yıllık görevinden 2021 Temmuz sonu itibari ile emekli oldu. 1 Eylül 2021 tarihinden bu yana Zirai Mücadele İlaçları Üreticileri Derneği (ZİMİD) Genel Sekreteri olarak Ankara’da çalışmaktadır. Almanca ve İngilizce bilen Durmuşoğlu evli ve iki çocuk babasıdır. Siyasete ilişkin düşünce ve projelerim. Neden Milletvekili Adayıyım Son yıllarda üst üste pandemi, maden ocaklarındaki patlamalar, asrın depremi ve sel gibi felaketler yaşadık. Sıkça, liyakatsiz kadroların yeterince tedbir alamadıklarını, hazır olmadıklarını gördük. Her şey kontrol altında, her türlü tedbiri aldık, her şeyi ilk günden yaptık dendi. Felaketzedelerin can kayıplarına “kader, alın yazısı” yardım çığlıklarına “sabır” denildi. Vatandaşlarımızın gönülden yardımlarını, desteklerini kendi yaptıkları gibi gösterenler oldu. Hak, hukuk ve adaletin sarsıldığını gördük. Başarılı ve yetenekli evlatlarımız yurtdışına yönelmiş, ülkemizde, eğitimsiz afganlı ve suriyeli sığınmacılar artmış, yanlış politikaların sonuçları net şekilde görülmesine rağmen inatla sürdürülmüş ve içinde bulunduğumuz ekonomik kriz gittikçe derinleşmiştir. En az bunlar kadar önemli diğer bir sorun ise, eğitim ve bilimdeki gerilemedir. Pozisyonunu ya da çıkarlarını korumak için susanlar, her alanda olduğu gibi eğitimde de gerilemeye ve pratikten-iş hayatından kopuk, bilgi ve iş yapabilme kabiliyetleri sınırlı mezunlara neden olmuştur. Geleceğe dair umutları yeşertebilmek için, bu çarpık tek adam düzenine dur deyip, yeniden güçlü parlamenter sisteme dönebilmek için ben de var gücümle çalışacağım. Her şeyin başı sağlık deriz, iyi beslenmeden ve temiz su olmadan sağlıklı olmanız mümkün değildir. İyi beslenmek için hem yeterli hem kaliteli hem de satın alınabilirulaşılabilir gıdaya ihtiyaç vardır. Yeterli, uygun fiyatlı ve kaliteli gıda ise sürdürülebilir ve verimli tarım ile mümkündür. Sürdürülebilir tarım için iyi toprak ve temiz su kaynakları her şeyin başıdır. Yaşam alanları ile tarım alanları birbirine yakın olmalıdır ancak tarım alanları kentleşme ve sanayileşmeye kurban edilmemelidir. Tarım varsa tarıma odaklı araştırma ve geliştirme ve tarıma dayalı sanayii geliştirilebilir. Günümüzde çevre ve iklim sorunları, bir yanda sel-fırtına bir yanda uzun süreli kuraklık. İşte tüm bu veriler ve tarımsal üretimdeki riskler dikkate alınarak tarım politikaları gözden geçirilmelidir. Ülkemizin tarım potansiyeli çok yüksek olsa da, yanlış politikalar nedeniyle maalesef hem çiftçiler üretim ve gelirlerin düşüklüğünden, hem de vatandaş ürünlerin pahalı ve kalitesiz olduğundan şikayetçidir. Mesela, Tarım Bakanlığının üretim çiftliklerinde kendi talimatları aynen uygulansa, bazı üniversitelerin üretim çiftliklerinde de derslerde anlatılanlar aynen uygulansa elde edilecek ürün miktarı, kalitesi ve maliyeti tavsiye ve öğretilerin pratikten ne denli uzakta olduğunu gösterecektir. Oysa üniversiteler temel araştırmaları yapıp pratikte kullanılma potansiyeli olan ürün/çözümlere, bakanlık bunlardan uygulamaya aktarılabileceklere, sektör de bunların ticarileştirilebileceklerine odaklansa ülkemiz ve gençlerimizin önü açılacaktır. Maalesef yetersiz ve yanlı dağıtılan bütçe olanakları nedeniyle basit sorunlara bile uygun çözüm üretilememektedir. Sorunun temel nedeni öncelikle eğitim şeklindedir. Meslek liseleri kapanıp, Meslek Yüksek Okulları ile Fakültelerde benzer isim/içerikte eğitim programları yürütüldüğünden, ciddi bir yetki karmaşası oluşmuştur. Örneğin Ziraat Fakültelerinde 10 farklı eğitim programı olsa da hepsi tek unvan ile mezun vermektedir. Yoğurt-peynir gibi gıda üretimi yapmayı öğrenen Süt Teknolojisi mezunu da, küçük ve büyükbaş hayvan yetiştirmeyi öğrenen Zootekni mezunu da, bitkilerde hastalık-böcek gibi zararlıları tanıyıp onlarla mücadele için tarım ilaçlarını öğrenen Bitki Koruma mezunları da Ziraat Mühendisi olmakta ve sahada hepsi tarım ilaçları gibi oldukça tehlikeli ürünleri öneren/satan ilaç bayisi olabilmektedir. Bu durumda verimi azaltan etmenlerle iyi mücadele edilemeyeceği gibi, gıdalarımızda ilaç kalıntı probleminin çözülebilmesini beklemek de doğru değildir. Diğer yandan, dersleri bilgi öğrenmekle geçen ama bir şey yapabilme becerisi kazandırılamayan pratikten kopuk diplomalılar yetiştirildiği için işsiz mezunlar yığılmaktadır. Tarım Bakanlığına bağlı kuruluşlarda da çiftçinin sorunlarına dokunamayan sadece evrak yığınlarıyla uğraşan mühendisler kalmıştır. Tarım, sürdürülebilir ve güvenli gıda temini için kritik bir sektördür. Eğitimden-uygulamaya, denetimden-ticarete kadar yeniden organizasyona ihtiyacı vardır. Akademik kariyerim boyunca hem özel sektör, hem sivil toplum kuruluşları hem de belediyelerle ortak çalışmalar yaptım. GKGM Bitki Sağlığı komisyon başkanlığı, Anabilim Dalı ve Bölüm Başkanlığı, Bilimsel Dernek Başkanlığı ve Ziraat Mühendisleri Odası Yönetimi gibi görevlere seçimle geldiğim için, insanların biricik oyunun ne kadar kıymetli olduğunu ve o biricik oyu alabilmek için yapılması gerekenleri iyi bilirim. 10-1000 kişilik karar vericilerin teveccühü ile seçilebilmek çok şükür nasip oldu. Şimdi de teveccüh eder ve fırsat verilirse İYİ parti adına yüzbinlerin oyuna talibim. Okuma yazmayı kurslarda öğrenen bir anne ile ilkokul mezunu bir babanın evladı olarak çocukluğumdan ilk hatırladığım şey babamla birlikte işe gitmekti. İlkokul dahil hiç evden okula-okuldan eve gitme şansım olmadı. Lisans ve lisansüstü eğitim süresince de derslerime odaklandım ancak hocalarım fırsat verildikçe laboratuvar ve arazi çalışmalarına dahil oldum. Çocukluğumdan yetişkinliğime kadar tüm süreçlerde sadece okumanın ve dinlemenin yetmediğini, ister geçinmek için isterse ilerlemek-gelişmek için mutlaka pratik koşullarda çalışmak gerektiğini yaşayarak-yaparak öğrendim. Bu bana sadece bilmenin göstergesi olan birinciliklerini değil, aynı zamanda pratik düşünebilme ve yapabilmenin göstergesi olan hem akademik hem de sektörde iş ve ilerleme şanslarını sağladı. Kısacası Atatürk Cumhuriyeti azimle çalışan her gence verdiği şansı ve fırsatı bana da verdi, hocalarımın yönlendirmesi ve devletimin sağladığı imkanlar beni akademik alanda ve sektörde sadece bilen değil, aynı zamanda yapabilen, danışılan üst kademelere getirdi. Sürdürülebilir hizmet açısından, başkaları tarafından çok zor olarak atfedilen pek çok şeye gönüllü oldum. Deneyim ve kalifikasyonumun, Partimde “Tarım, Tarımsal Eğitiminin Akreditasyonu, Tarımsal Ar-Ge” alanlarındaki politikalarının geliştirilmesine katkı sağlayabileceği düşüncesindeyim. Milletvekillerinin millete karşı ilk görevi onları dinlemek ve sorunlarına yerinde çözüm üretmektir. Bu nedenle bir İYİ Parti neferi olarak, ilk-orta ve lise eğitimimi tamamladığım, kardeşlerimin ve Malatya-Darende kökenli baba tarafımın sülalece yaşadığı Mersin’de hizmetinize amadeyim. Bir yanda Akdeniz diğer yanda muhteşem Toroslar. Coğrafi konum yanında iklimi nedeniyle doğal olarak hem güneşli hem nemli bir yerdir Mersin. Sahilinde denizi-kumu ile turizm için olduğu kadar doğal limanıyla ticaret için de cennettir. Tarıma uygun toprak ve su kaynakları yanında bir de çalışkan ve mert yörükleri olduğundan bağ-bahçe-bostanı ile Mersinim, tarım ve tarıma dayalı sanayi için de cennettir. Akademik kariyerim boyunca başta Bitki Koruma ve Tarım İlaçları olmak üzere Tarım, Tarımsal Ar-Ge, Tarımsal Eğitim ve Akreditasyon gibi alanlarda pek çok üst düzey komisyonda görev alıp bu alanlardaki politikaların ve yönetmeliklerin şekillenmesine katkıda bulundum. Hatta son dönemde aynı hizmeti tarım ilaçları pazarının %70’inden fazlasını kapsayan firmaların yer aldığı sektörün temsilcisi yani Zirai Mücadele İlaçları Üreticileri Derneği (ZİMİD) Genel Sekreteri olarak yaptım. Ben Mersin’de büyüyüp gençliğini geçirip üniversite ve görevim için bu topraklardan ayrılsam da bugün bana verilen fırsatların karşılığını ödemek üzere İYİ Parti milletvekili aday adayı olarak karşınızdayım. Teveccüh edilirse yüce meclisimiz çatısı altında İYİ Partiyi ve Mersin’imi en iyi şekilde temsil edebileceğime inanıyor hepinizi saygı ve muhabbetle selamlıyorum dedi. @enverdurmusoglu #AzKaldı Tarih Yazacağız Güzel günler için İYİ’lerle Mersin’de kazanacağız.