Mersin Barosu: “Tutuklama Kararı Keyfi Ve Orantısızdır”

Mersin Barosu Başkanlığı, yaklaşık 4 ay önce bir konserinde imam hatipliler ile ilgili sözleri nedeniyle hakkında soruşturma başlatılan şarkıcı Gülşen’in tutuklanmasına tepki göstererek, cezalandırma amacı taşıyan, keyfi ve orantısız bir şekilde uygulanan tutuklama tedbirinin, kişi güvenliğini ve özgürlük hakkını ihlal ettiğini, hukuksuz karardan ivedilikle vazgeçilmesi gerektiğini ifade etti.

Verdiği konserde imam hatip liselilere yönelik sarf ettiği sözlerden dolayı hakkında "halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama" iddiasıyla soruşturma başlatılan ve tutuklama talebiyle Sulh Ceza Hâkimliğine sevk edilen şarkıcı Gülşen’in, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklanmasına Mersin Barosu Başkanlığı tepki göstererek açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

“CEZALANDIRMA AMACI TAŞIYAN KARARDAN İVEDİLİKLE VAZGEÇİLMELİDİR”

“Sanatçı Gülşen Bayraktar Çolakoğlu, bir konser esnasında kullandığı ve çeşitli yayın organları aracılığıyla kamuoyuna yansıyan ifadeleri nedeniyle bugün akşam saatlerinde tutuklanmıştır. Hukuk devleti açısından devlet, vazgeçilemez ve devredilemez nitelikte insan haklarına bağlı olup, sanatçı Gülşen tarafından kullanılan ifadelerin suç teşkil edip etmediği veya ifade özgürlüğü kapsamında kalıp kalmadığı, yargının vereceği kararla belirlenecektir.

Kaldı ki Sanatçı Gülşen Bayraktar Çolakoğlu’nun sarf ettiği sözlerin toplumun belirli bir kesimini incittiği, rahatsız ettiği, sanatçının kendi özür beyanından da anlaşılmakta olup, eylemin suç teşkil ettiğinin kabulü halinde dahi yargılama sonunda verilecek cezanın üst sınırı ve olayın oluş şekli dikkate alındığında, tutuklamayı gerektirir bir eylemin var olmadığı, Ceza Muhakemeleri Kanunun’ da şartları sıkı bir şekilde düzenlenen ve tedbir niteliğinde olan tutuklama müessesinin, söz konusu olayda bir cezalandırma aracı olarak kullanıldığı açıkça ortadadır.

Mersin Barosu olarak, kanunda yazılı şartlara uyulmaksızın keyfi ve orantısız bir şekilde uygulanan tutuklama tedbirinin, kişi güvenliğini ve özgürlük hakkının ihlali anlamını taşıdığı belirtilerek, cezalandırma amacı taşıyan ve açıkça hukuksuz bir şekilde uygulanan tutuklama tedbirinden ivedilikle vazgeçilmesi hususunu kamuoyunun bilgisine sunarız.”